HABER MERKEZİ-Ankara’da gençlik örgütleri, yaptıkları açıklamada YÖK’ün üniversiteleri baskı altında tuttuğunu ve gençlik hareketini hedef aldığını belirtti. Öğrenciler, nitelikli, eşit ve anadilde eğitim hakkı için mücadeleyi büyütme çağrısında bulundu.
Ankara’daki gençlik örgütleri, Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) kuruluş yıldönümünde Çankaya Belediyesi önünde basın açıklaması yaptı. “YÖK, kayyum, polis, faşist çeteler: Bu abluka dağıtılacak” pankartının açıldığı eylemde, “Kayyımlar gidecek biz kalacağız”, “Savaşa değil eğitime bütçe” ve “Anadilde eğitim istiyoruz” dövizleri taşındı.
Eylemde sık sık “Üniversiteler bizimdir, bizimle özgürleşecek”, “Bijî berxwedana ciwanan”, “Faşizme karşı omuz omuza” ve “Eşit, parasız, bilimsel, anadilde eğitim” sloganları atıldı.
Gençlik örgütleri adına konuşan Şeyma Özer, YÖK’ün 12 Eylül askeri darbesinin ürünü olduğunu hatırlatarak, “YÖK, darbenin ardından üniversiteleri denetim altına almak ve sermayenin ihtiyaçlarına göre yeniden şekillendirmek için kuruldu” dedi.
Özer, AKP’nin de YÖK’ü yeniden yapılandırarak üniversiteleri özelleştirme ve ticarileştirme politikalarını derinleştirdiğini belirtti:
“AKP iktidara geldiği 2002’de üniversitelerin özelleştirilmesini, vakıf üniversitelerinin sayısının artırılmasını ve büyük üniversitelerin bölünmesini hedefleyen politikalar uyguladı. Bugün kampüsler taşınıyor, alanlar ranta açılıyor. İstanbul Üniversitesi’nin hazırlık fakültesinin Küçükçekmece’ye taşınmak istenmesi bunun son örneği.”
YÖK’ün disiplin yönetmeliğinin öğrenci hareketi üzerindeki baskı aracı haline geldiğini söyleyen Özer, “Hacettepe’de pala ile öğrencilere saldıranlar hakkında soruşturma dahi açılmazken, hakları için mücadele eden öğrencilere soruşturmalar açılıyor” diye konuştu.
Üniversite gençliğinin derinleşen ekonomik kriz koşullarında nitelikli eğitim hakkına erişemediğini vurgulayan Özer, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Yemekhane kartında 1,40 kuruşla yaşamdan koparılan Sibel için, tarikat yurdunda yaşamını yitiren Enes için, KYK yurtlarında öldürülen Zeren ve Kasım için, Meliha ve Hilal için mücadele edeceğiz. YÖK düzenini kabul etmiyoruz; eşit, parasız, bilimsel ve anadilde eğitim hakkımızı alacağız.”









