HABER MERKEZİ– Kadınlar, Êzidî halkına dönük soykırım saldırısının yıldönümünde İstanbul Kadıköy’de eylem gerçekleştirdi. Süreyya Operası önünde bir araya gelen kadınlar, taşıdıkları döviz ve pankartlarla Êzidî kadınların direnişine destek mesajı verdi.
Kadınlar, “Soykırımın 11. yılında Êzidî kadınların mücadelesine ses veriyoruz” pankartının yanı sıra, “Soykırım kıskacından yeniden doğuşa”, “Kadın dayanışması sınırları aşıyor”, “Şengal’de Êzidî kadınları hedef alan cihatçı çeteler bugün Suriye’de Alevi ve Dürzi kadınları hedef alıyor” yazılı dövizler taşıdı.
“Êzidî Kadınlar Direnişin Adıdır”
Yapılan açıklamada, Êzidî halkına yönelik gerçekleştirilen 74. fermanın, kadınlara yönelen cihatçı bir imha planı olduğu belirtildi. Êzidî kadınların sistematik tecavüz, kaçırılma, köleleştirme ve katliamlara maruz kaldığı; binlercesinin hala mülteci kamplarında yaşam mücadelesi verdiği hatırlatıldı.
“Êzidî kadınlar yalnızca acının değil, aynı zamanda direnişin de adıdır” denilen açıklamada, kadınların kamplarda yaşamı yeniden inşa ettiği, kaçırılan kız çocuklarını bulmak için örgütlendiği ve Şengal Dağları’nda öz savunma birlikleri kurduğu vurgulandı. Êzîdxan Kadın Meclisi gibi yapıların, kolektif hafızanın ve direnişin taşıyıcısı olduğu ifade edildi.
“Golani Bir Savaş Suçlusudur”
Açıklamada, IŞİD çetesi komutanlarından Golani’nin, kadınların köleleştirilmesinden doğrudan sorumlu olduğu, ancak bugün siyasal bir figür haline getirildiği eleştirildi. Golani’nin “savaş suçlusu” olarak yargılanması gerektiği dile getirildi.
Türkiye’nin IŞİD’e sunduğu destek vurgulanarak, AKP-MHP iktidarının sınır geçişlerinden silah sevkıyatına kadar birçok başlıkta sorumluluğu olduğu ifade edildi. Türkiye’de IŞİD’li militanların serbestçe örgütlenebildiği, yakalananların bırakıldığı, bazı Êzidî kadınların Türkiye’de alıkonulduğuna dair belgelerin kamuoyuna yansıdığı hatırlatıldı.
Êzidî kadınların yaşadığı soykırımın Alevi, Dürzi, Hristiyan ve Filistinli kadınlara yönelik şiddetle benzerlik taşıdığı ifade edilen açıklamada; bölgedeki kadınların inançları nedeniyle cinsiyetlendirilmiş şiddetin hedefi olduğu vurgulandı. Tüm bu saldırıların “aynı erkek egemen faşist rejimlerin farklı tezahürleri” olduğu ifade edildi.
Son olarak eylemde şu talepler dile getirildi:
-
Êzidî soykırımı uluslararası düzeyde tanınmalı, özel bir soykırım mahkemesi kurulmalıdır.
-
Toplu mezarlar açılmalı, kayıplar bulunmalı, esirler özgürleştirilmelidir.
-
Êzidî kadınların yaşadıklarıyla yüzleşilmeli ve onarıcı adalet sağlanmalıdır.
-
Kadınlara yönelik savaş suçlarını işleyenler yargılanmalıdır.
-
Şengal yeniden inşa edilmeli, Êzidî halkı anayurduna dönebilmeli ve kendi kendini yönetme hakkına sahip olmalıdır.