HABER MEREKZİ- İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi, derinleşen yoksulluk temelinde çocukların “öğrenci”, “çırak”, “stajyer” adıyla hızla işçileştirildiğini vurgularken, her yıl en az 60-70 çocuk işçinin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiğini belirtti.
AKP döneminde yürütülen neoliberal tarım, sanayi, eğitim ve sosyal politikaların, her geçen gün daha fazla çocuğu işçileştirdiğine dikkat çeken Meclis, 2025 yılının ilk beş ayında en az 28 çocuk işçinin, 2013-2025 yılları arasında ise en az 770 çocuk işçinin hayatını kaybettiğini açıkladı.
Katledilen çocuk işçilerin 261’inin 5-14 yaş, 509’unun ise 15-17 yaş aralığında olduğu kaydedilen açıklamada, “Türkiye’de çalışması yasak olan yaşlarda çalıştırma, tehlikeli işkollarında istihdam ve denetimsizlik had safhada” denildi.
5-14 yaş arasındaki çocukların neredeyse tamamının kayıt dışı, mevsimlik tarımda, sokakta, tekstil-gıda-metal atölyelerinde ve inşaatlarda çalıştığı; 15-17 yaş grubundaki çocukların ise daha çok sanayi ve inşaat sektöründe çalıştığı belirtildi. Açıklamada, “Bunun temel nedeni devlet eliyle, örneğin MESEM, üzerinden yürütülen işçileştirme politikasıdır. Yani ihtiyaç duyulan ucuz işgücüdür: Asgari ücretin altında çalışan, çoğunlukla sigortasız, uzun-yoğun-aşırı çalıştırılan, sendikasız ve hakkını arayamayan bir işçi kitlesi” ifadeleri kullanıldı.
“Çocuk işçiler arasında kız çocuklar, genç kadınlar ve göçmenler çok daha fazla ölüyor” denilen açıklamada; 5-14 yaş grubunda hayatını kaybeden çocuk işçilerin %20’sinin kız, %12’sinin göçmen olduğu; 15-17 yaş grubunda ise ölen çocukların %11’inin genç kadın, %11’inin göçmen olduğu kaydedildi.
Her iki yaş grubunda da trafik ve servis kazaları ilk sırada yer alırken; çocuk işçilerin boğulma, metal-gıda-tekstil-inşaat ve kimya sektörlerinde ezilme, yüksekten düşme, fiziksel ve psikolojik şiddet gibi nedenlerle yaşamını yitirdiği belirtildi.
“Çocuk işçiler tarım sektöründe ailesiyle birlikte mevsimlik olarak ücretli veya tarlasında çalışanlardır, çocuk işçiler haftanın bir günü okulda dört günü işyerinde olan MESEM adı altında çalışanlardır, çocuk işçiler kentlerin varoşlarında aile içi emek kapsamında ücretsiz çalışanlardır, çocuk işçiler iş öğrensin diye yaz tatilinde çalışanlardır, çocuk işçiler harçlığını kazansın diye tanıdığın yanına verilenlerdir, çocuk işçiler sokakta mendil satan veya kağıt toplayanlardır, çocuk işçiler okulu bırakıp sanayide çalışanlardır, çocuk işçiler paket servisi yapan moto kuryelerdir” denildi.
Çocuk işçiliğinin nedenlerine dair şunlar sıralandı:
– Bilinçli sistematik bir ucuz emek sömürüsü
– 2012 yılında Koç’un “Meslek lisesi memleket meselesidir” projesi
– Sermaye için çocuk işçiliğin elzem görülmesi
TALEPLER:
“Örgütlenmek, mücadele etmek ve direnmek gerekiyor” denilen açıklamada, İSİG olarak şu talepler sıralandı:
– Çocuk işçilik yasaklanmalı, mesleki öğrenim çocuk gelişimine uygun bir biçimde planlanmalı ve kamusal kurallar çerçevesi içinde olmalı
– Eğitim her kademede parasız olmalı, müfredat bilimin ışığında ve yaşam ile bağı kuran bir şekilde yeniden yapılandırılmalı
– Yaşam alanlarımız uyuşturucu ve çeteleşmeden temizlenmeli, çocukların gelişimine uygun bir hale getirilmeli”